KADIN OLMAK

            Özellikle Cahiliye Devri'nde kadınlara hiç değer verilmediğini hepimiz biliyoruz maalesef.

 Hatta doğan kız çocuklarının diri diri gömüldüğünü bile biliyoruz.

Çocuk yaşta gelin edilen ÇOCUKların,bir de yetmezmiş gibi erkek çocuk doğurmaya zorlandığı,kız çocuğu dünyaya getirdiğinde aşağılandığı,eziklendiği,işkence edildiği,aç bırakıldığı devirler maalesef sona ermiş değil.

Ataerkil,erkek egemen bir toplumda yaşamanın en büyük sorunlarından biri bence budur.

Kadınlar olmadan o çocuğun olamayacağını,doğamayacağını bile idrak edememiş zihniyetler sırf soyadını taşısın neslini devam ettirsin diye sadece erkek çocuğunu var sayıyor.

Gerek miras bölümünde,gerek evlilikte,gerek boşanmada kadının 1 kuruş hakkı olamıyor.

Erkek aldatsa elinin kiridir,erkektir ne yapsa yeridir hatadır diye düşünen zihniyetlerin hala var olduğunu bilmek beni çileden çıkarıyor.

Erkeklerin kendini en üstün ve en güçlü zannetmesi gerçekten şaşırtıcı.

Evleneceği kadını sadece ona bakması için,hizmet etmesi için evinde tutan ve bunları adamlık sanan bazı küçük beyinlerin kendine bile yararı yokken bir de üstüne erkek çocuğu doğurana kadar diretiyor.

Kadın ev işi mi yapsın,çalışsın mı,çocuğuna mı baksın,yemek mi yapsın,ütü mü yapsın,çamaşır mı yıkasın sadece? Kadının görevi sadece ev işi ve çocuk yapmak mıdır?

Bir de öyle bir kesim var ki,evin içinde bile karısını rahat bırakmayan,perde bile açtırmayan boş ve pis beyinliler. İşte bunlar var olduğu sürece insanlık ileri falan gidemez.

Ben tüm bu zihniyetlerin aksine kadının en güçlü,en kuvvetli,en dayanıklı,en çalışkan ve en değerli varlık olduğuna inanıyorum. Asla hiçbir kadının bir erkeğe muhtaç olmaması, onun elinden geçinmemesi gerektiğini düşünüyorum.Kadınlar asla susmamalı ve hiçbir erkeğe boyun eğmemelidir.